Bu sistemler enerji verimliliğinin sağlanması, elektrik kesintilerinin minimuma indirilmesi ve temiz enerji kaynaklarının şebekeye daha etkin entegre edilmesi açısından büyük önem taşıyor.
Dünya genelinde, sürdürülebilir enerji kaynaklarından üretilen enerjinin artması, depolama sistemlerinin geliştirilmesi ve elektrikli araç sayısının artmasıyla, elektrik şebekelerinde modernizasyon çalışmalarında artış yaşanırken, akıllı şebekeler bu sistemlerin en önemli unsurlarından birini oluşturuyor.
Akıllı sayaçlar ve bu entegre sistemler enerji tüketiminin daha etkili yönetilmesi sağlanırken, telefon operatörleri de akıllı şebekelerin önemli bir bileşenini oluşturuyor.
Avrupa Birliği ülkelerinin çoğunda, Kanada, Japonya, Güney Kore, Avustralya ve Çin gibi ülkelerde bu teknolojilerin geliştirilmesi için kayda değer çalışmalar yapılıyor.
- Bursa'da pilot çalışmayla tüm sayaçlar akıllı oldu
Turkcell Genel Müdürü Ali Taha Koç, akıllı şebekelere ilişkin yaptığı değerlendirmede, dünyada 4G ve 5G teknolojisinin "herkesi birbirine bağlamaktan her şeyi birbirine bağlama" yönünde evrildiğini anlattı.
Akıllı sayaçların bu kapsamda öne çıkan unsurlardan olduğunu vurgulayan Koç, şunları kaydetti:
"Akıllı şehirler, akıllı sensörler ve benzer uygulamaların bir bağlantı ihtiyacı var. Biz, şu anda bu bağlantıları 2G, 3G ve 4G teknolojisi ile veriyoruz. 2026'da gelecek 5G teknolojisiyle beraber akıllı şehirlerde bu bağlantılı alet sayısının artmasını hedefliyoruz. Şu anda Turkcell olarak birçok POS cihazına, sayaca hizmet vermemize rağmen 5G ile beraber bu teknoloji ile özellikle uçtan önce gecikmenin iyice azalması sebebiyle çok daha fazla hizmet vermeye başlayacağız. 2026'da bütün vatandaşlarımıza 5G hizmetini sunacağız."
Koç, Bursa'da, Uludağ Elektrik Dağıtım AŞ ile yapılan pilot çalışmalarla bu bölgedeki tüm sayaçların akıllı sayaçlarla değiştirildiğini söyledi.
Böylelikle akıllı nitelik kazanan sayaçlarla elektrik tüketimlerinin anlık izlenebildiğini dile getiren Koç, "Faturalandırmalar daha hızlı oldu ve böylece operasyon anlamında verimlilik artışı gerçekleşti. İstanbul'da yaptığımız 5G çalışmasıyla beraber özellikle fazla bir akımın geçtiği ve çok teknolojik büyük trafoların olduğu yerlerde bu trafolar arasında bir bağlantı kurulması gerekiyor. Faz farkı dediğimiz şeyler sorunlar yaratabilir ve sensörlerin atması ve sistemlerin kapanmasına sebebiyet verebilir. Bu yüzden, bu trafoların sürekli birbiriyle konuşması gerekiyor." diye konuştu.
Söz konusu trafoların fiber optik kablolarla çok düşük gecikmelerle iletişim kurabildiğine, ancak her trafoya fiber optik kablo çekmenin maliyetli olduğuna dikkati çeken Koç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bizim yaptığımız 5G uygulamasıyla beraber bu iki trafoyu 5G ile konuşturarak bir göz kırpmasının yaklaşık onda bir gecikmeyle oradaki bilgilerin aktarılması sağlanarak, faz farkı önlendi. Bu da verimliliği artırmış oldu ve fiber kazma maliyetlerinden kurtulmuş olduk. Türkiye'de birçok trafoyu 5G ile birbirine bağlayarak enerji altyapısındaki verimliliği ve enerjimizin, altyapımızın dijitalleşmesini sağlayacağız."